Hoşgeldiniz  

Kayıp Çocuk Raporu: 8 Yılda 45.096 Erkek Çocuğu Kayıp

admin | 05 Temmuz 2018 | Gündem, Manşet, Özel Haber, Siyaset, Türkiye, Üst Manşet A- A+

TÜİK verileriyle “Türkiye’nin Kayıp Çocukları Raporu” hazırlayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi, ayda ortalama 968, günde 32 çocuğun kaybolduğunu belirtti.

Recep Kenan/itvhaber.com

CHP Halkla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi, TÜİK verilerine dayanarak kapsamlı bir “Türkiye’nin Kayıp Çocukları Raporu”nu hazırladı. Raporda TÜİK verilerine göre 2008 – 2016 yılları arası 8 yılda kayıp çocuk sayısı 104 bini geçti.

TÜİK verilerine göre “Türkiye’nin Kayıp Çocukları Raporu” adıyla bir rapor hazırlayan CHP Halkla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi, Türkiye’de kayıp çocukların önemli bölümünün “Sokak çocuğu” nitelemesi ile görmezden gelindiğini kaydetti.

8 YILDA KAYIP ÇOCUK SAYISI 104 BİNİ GEÇTİ

Son iki yıla ait resmi veriler henüz açıklanmadığı 2008 – 2016 TÜİK verilerine göre, evden kaçan ve bulunarak Emniyet birimlerine getirilen çocuk sayısının 104 bini geçti.

Raporda yer alan ve TÜİK tarafından açıklanan verilere göre; ayda ortalama 968, günde 32 çocuk kayboluyor. 2008 yılında kayıp çocuk sayısı 4 bin 517 iken; bu sayı 2014 yılında yüzde 314’lük artış ile 18 bin 696’e yükselerek en üst seviyeye ulaştı.

Güvenlik birimleri tarafından derlenen verilere göre Türkiye’de 2008-2016 yılları arasında 15-17 yaş grubu ağırlıklı olmak üzere;  45.096 erkek çocuğun kaybolduğu belirtildi.

“VERİLERİ İLGİLİ BAKANLIKLAR BİZLERLE PAYLAŞMIYORLAR”

Raporda “Kayıp Çocuklar” konusuna dikkat çeken CHP Halkla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi, “Kayıp Çocukların” Türkiye’de endişe verici boyutlara ulaştığını vurgulayarak; “Son günlerde medyada giderek artan bir şekilde yer alan kayıp vakaları, AKP iktidarı tarafından 16 yıldır sürekli göz ardı edilen çok önemli bir soruna, yani çocuğun istismarı konusuna işaret ediyor. İktidar, “çocuk istismarı” denilince sorunu sadece fiziki ve cinsel şiddet boyutunda ele alıyor. Oysa “Çocuğun istismarı” son derece geniş, acı ve endişe verici bir alanı tanımlıyor. Başta çocuğun cinsel istismarı olmak üzere, çocuk intiharları, çocuk evlilikleri ve çocuk yoksulluğunda ciddi bir artış görülüyor. Bununla birlikte bu raporun ana konusunu Türkiye’de endişe verici boyutlara ulaşan “kayıp çocuklar” oluşturuyor. Uygulanan yanlış ekonomik, siyasi ve sosyal politikalar nedeniyle ailesinden kopan, yani evden kaçan çocuk sayısında büyük artış yaşandığını veriler ortaya koyuyor. Son iki yıla ait resmi veriler henüz açıklanmadığı için, 2008 – 2016 verileri göz önünde bulundurulduğunda, evden kaçan ve bulunarak Emniyet birimlerine getirilen çocuk sayısının 104 bini geçtiği görülüyor. Bununla birlikte çocuklarımızın kaçma, kaybolma nedenlerini, bulunma oranlarını, bulunma sürelerini, kaybolan çocukların ailelerinin sosyo-ekonomik durumlarını, eğitim düzeylerini, aile yapılarını bilmiyoruz. Bu konuda 2008 yılından bugüne detaylı bir veri çalışması yapılmadı. Elde olan verileri ise ilgili Bakanlıklar bizlerle paylaşmıyorlar” dedi.

ÇOCUKLARIN MAĞDUR OLDUĞU SORUNLARI ARAŞTIRACAK KOMİSYON

İlgezdi, hazırladığı “Türkiye’nin Kayıp Çocukları Raporu”nda, kayıp çocukların yok sayıldığına dikkat çekerek; “23’ncü dönemde TBMM’de “Kayıp Çocuklar Başta Olmak Üzere Çocukların Mağdur Olduğu Sorunların Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan” Meclis Araştırma Komisyonu raporunda, “Kolluk kuvvetlerinin (EGM ve Jandarma) kayıp çocuklar ile ilgili tuttuğu bilgileri yıllık olarak bir araya getirerek rapor etmesi, varsa düzelmeleri tespit ederek ilgili kurum ve kuruluşlar ile paylaşması yapılan müdahale çalışmalarının etkililiğini değerlendirme ve ileriye dönük planlamalar için önemlidir.” önerisi yer alıyordu. Bu öneri bugüne kadar dikkate alınmadı. Kayıp çocuklar yok sayıldı” ifadelerine yer verdi.

KÜÇÜK YAŞTA EVLİLİKLER EVDEN KAÇMA SEBEBİ

Kayıp çocukların insan tacirlerinin eline düşme olasılığına dikkat çeken Gamze Akkuş İlgezdi, kayıp vakalarında yalnızca cinsel istismar değil, aynı zamanda organ kaçakçılığının da akıllara geldiğini kaydederek; “Fakat Türkiye’deki organ kaçakçılığı faaliyetleri konusunda karanlıktayız. Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanlığı tarafından web sayfalarında yapılan açıklamaya göre Türkiye’de kayıp çocukların organ mafyasının eline düştüğüne yönelik bir veri olmadığı belirtiliyor. Öte taraftan küçük yaşta evlilikleri meşru gösterecek hukuki adımların atılmış olması da, çocukların evden kaçmasına sebep olan bir diğer önemli sebep. Evden kaçan çocukların çoğunlukla cinsel istismara maruz kaldıklarını biliyoruz” dedi.

ÇOCUĞUN CİNSEL İSTİSMARINA YÖNELİK SUÇLARDA ARTIŞ

Türk Ceza Kanununun, “Çocuğun Cinsel İstismarına” yönelik suçları düzenleyen 103’üncü maddesi uyarınca açılan davalardaki sanık sayısı ürkütücü boyutlara ulaştığına dikkat çeken Gamze Akkuş İlgezdi,  sokak çocukları ailelerinin kayıp başvurusu yapmadığını kaydederek, “Her köşe başında gördüğümüz ve sayıları giderek artan “sokak çocuğu” denilerek görmezden gelinen çocuklarımız da ciddi bir sosyal olguya işaret etmektedir. Sokak çocukları aynı zamanda ailelerinden koparak, sokakta yaşamaya başlayan çocukları ifade ediyor. Oysa bu çocuklara aileleri sahip çıkmadıkları için, kayıp başvurusunda bulunmuyor. Sayıları ve sorunları her geçen gün artarak büyüyen bu çocuklarımız, toplumun diğer kesimleri tarafından potansiyel birer suçlu olarak görülüyor. Ne yazık ki AKP iktidarı bütün bu sorunlara sırtını dönmüş vaziyette. Hükümetin 2013-2017 yıllarını kapsayan “Ulusal Çocuk Hakları Strateji Belgesi ve Eylem Planı” kâğıt üzerinde kalmaktan öteye gitmedi. Bugüne kadar bütüncül bir “Ulusal çocuk politikası” oluşturulmaması bize yeni dönemin ipuçlarını da veriyor” dedi.

GAMZE AKKUŞ İLGEZDİ: KAYIP ÇOCUKLAR YOK SAYILDI

CHP Halkla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi tarafından TÜİK verilerine dayanarak hazırlanan “Türkiye’nin Kayıp Çocukları Raporu”nda Şu ayrıntılar yer aldı:

Çocuklarımızın kaçma, kaybolma nedenlerini, bulunma oranlarını, bulunma sürelerini, kaybolan çocukların ailelerinin sosyo-ekonomik durumlarını, eğitim düzeylerini, aile yapılarını bilmiyoruz. Bu konuda 2008 yılından bugüne detaylı bir veri çalışması yapılmadı. Elde olan verileri ise ilgili Bakanlıklar bizlerle paylaşmıyorlar. Oysa 23’ncü dönemde TBMM’de “Kayıp Çocuklar Başta Olmak Üzere Çocukların Mağdur Olduğu Sorunların Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan” Meclis Araştırma Komisyonu raporunda, “Kolluk kuvvetlerinin (EGM ve Jandarma) kayıp çocuklar ile ilgili tuttuğu bilgileri yıllık olarak bir araya getirerek rapor etmesi, varsa düzelmeleri tespit ederek ilgili kurum ve kuruluşlar ile paylaşması yapılan müdahale çalışmalarının etkililiğini değerlendirme ve ileriye dönük planlamalar için önemlidir.” önerisi yer alıyordu. Bu öneri bugüne kadar dikkate alınmadı. Kayıp çocuklar yok sayıldı.

ÇOCUKLAR NEDEN KAÇIYOR / KAYBOLUYORLAR?

Kaçırılma; Organize suç örgütleri tarafından kandırılma, Terör örgütleri tarafından kullanılma, Yuva ve yurtlarda korunma ve bakım altına alınanların kurum bakımını reddetmesi ve/veya kabullenmemesi, Erken yaşta evlilikler, Ensest, Şiddet, Aile baskısı, Aile bütünlüğünün bozulması, Eğitim hayatındaki başarısızlık, Toplumdan dışlanma, Başkalarının hayatına özenme, Macera hevesi, Para kazanma arzusu, Güvensizlik, Arkadaş etkisi, Psikolojik sorunlar, Göç olgusuyla birlikte gelen sosyal dışlanmışlık, Kaza ve doğal afetler, Medya etkisi

TÜRKİYE’NİN KAYIP ÇOCUKLARI

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI BİLGİ PAYLAŞMAMAKTADIR

Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) tarafından hazırlanan Adli İstatistik verilerine göre; 2008-2016 yıllarını kapsayan 9 yılda hakkında resmi olarak kayıp müracaatı yapılan ve güvenlik birimleri / vatandaş tarafından bulunarak güvenlik birimlerine getirilen kayıp çocuk sayısı 104 bin 531 olarak kayıtlara geçti.

Bu veriler kayıp olduğu bildirilen ve bulunan çocukları göstermektedir. Hakkında kayıp ihbarı yapıldığı halde henüz bulunamayan çocuklar hakkında İçişleri Bakanlığı bilgi paylaşmamaktadır.

AYDA 968 ÇOCUK KAYBOLUYOR!

TÜİK tarafından açıklanan veriler, AKP iktidarının son 9 yılı (2008-2016)incelendiğinde, ayda ortalama 968, günde 32 çocuğun kaybolduğunu ortaya koyuyor! 2008 yılında kayıp müracaatı yapılan ve güvenlik birimleri/vatandaş tarafından bulunarak güvenlik birimlerine getirilen kayıp çocuk sayısı 4 bin 517 iken; bu sayı 2014 yılında yüzde 314’lük artış ile 18 bin 696’e yükselerek en üst seviyeye ulaştı.

KIZ ÇOCUKLARI TEHLİKE ALTINDA

TÜİK tarafından Güvenlik birimlerinden gelen kayıtlara göre derlenen 9 yıllık veriler incelendiğinde, hakkında kayıp başvurusu yapılan ve bulunarak güvenlik birimlerine getirilen 104 bin 531 çocuğun, 59 bin 435’ini kız çocukları oluşturuyor. Hakkında kayıp ihbarı yapıldığı halde bulunarak güvenlik birimlerine getirilen kız çocuklarının sayısı 2008 yılında 2521 iken, bu rakam 2016 yılında 6145’e yükseldi.

11 YAŞINDAN KÜÇÜK KIZ ÇOCUKLARI EN FAZLA ANKARA’DA KAYBOLDU

Türkiye genelinde 2008 – 2016 yılları arasında kaybolan 11 yaşından küçük kız çocuklarının sayısı 2.429’a ulaştı. 11 yaşından küçük kız çocukları en fazla Ankara’da kayboldu. 9 yılda; Ankara, Kayseri, Antalya, İzmir ve İstanbul’da kaybolan 11 yaşından küçük çocuklar, Türkiye genelinde kaybolan 11 yaşından küçük kız çocuklarının yüzde 30’unu oluşturdu.

Bu 5 Büyükşehir’de kaybolan 11 yaşından küçük kız çocuğu sayısı 720 olarak kayıtlara geçti.

2008-2016 yılları arasında Bingöl’de 11 yaşından küçük kız çocuğu kaybolmazken, Tunceli ve Hakkari’de 1’er, Ağrı, Şırnak, Kırşehir, Artvin ve Bayburt’ta ise 3’er kız çocuğunun bulunarak, ailelerine teslim edildiği ayıtlara geçti.

2016 yılında kaybolan 11 yaşından küçük 288 kız çocuğunun yüzde 35’i, 4 Büyükşehir’de yaşıyordu. Güvenlik birimleri kayıtlarına göre 2016 yılı içinde Ankara’da 37, Bursa’da 26, İzmir’de 23, İstanbul’da 15 küçük kız çocuğu kayboldu.

45.096 KAYIP ERKEK ÇOCUĞU!

2008-2016 yılları arasında Türkiye’de 45.096 erkek çocuğun kaybolduğu bildirildi. Güvenlik birimleri tarafından derlenen verilere göre en fazla kayıp bildirimi, 15-17 yaş grubunda yaşandı.

Türkiye genelinde kayıt altına alınan erkek çocuğu kayıp vakalarının yüzde 55’i,Antalya, Diyarbakır, Antep, İstanbul, İzmir, Kayseri, Adana, Ankara, Bursa, Denizli ve Urfa illerinde meydana geldi.

Emniyet birimleri kayıtlarına göre 11 büyükşehirde toplam 25.006 erkek çocuğu kayboldu.

EVDEN KAÇAN 26 BİN 168 ÇOCUK!

2008-20016 yıllarını kapsayan 9 yılda “evden kaçan çocuk” sayısının 26.168’e ulaştığı dikkat çekiyor.

Evden kaçan çocukların yüzde 58.5’ini, yani 15 bin 319’unu kız çocukları oluştururken, iken, 10 bin 849’u da erkek çocuğudur. Evden kaçtığı gerekçesiyle güvenlik birimlerince kayıt altına alınan çocuklarda 8 bin 279’u, 14 yaş ve altındadır.

Evden kaçan çocukların 17 bin 940’ı ise 14 yaş ve üzerindedir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı kurumlarda kalan çocukların durumları da ayrıca dikkat çekmektedir.

2008 yılında bulunduğu kurumlardan kaçan çocuk sayısı 428 iken, 2016 yılına gelindiğinde kaçan çocuk sayısı 1.102 olmuştur. Yani kurumlardan kaçan çocuk sayısında 9 yılda yüzde 158’lik bir artış yaşanmıştır. 9 yılda kurumlardan kaçan toplam çocuk sayısı ise 8 bin 757’dir.

TERK EDİLEN ÇOCUKLAR

Terk edilen yani kanuni mümessili tarafından korumasız ve yardıma muhtaç bir şekilde bırakılan çocuk sayısının 790 olduğu görülüyor.

11 yaş ve altı terk edilen çocukların sayısı 365’tir. Bu rakam terk edilen çocukların yüzde 46’sını oluşturmaktadır. Terk edilen çocukların 424’ü erkek iken, 366’sı kız çocuğudur.

BULUNTU ÇOCUK 12.951

TUİK verilerine göre 2008-2016 yılları arasında hakkında resmi kayıp ihbarı olmadığı halde, güvenlik kuvvetlerince ve/veya vatandaşlar tarafından bulunarak, güvenlik birimlerine getirilen çocuk sayısı 12 bin 951 oldu. Emniyet kaynaklarından derlenen bilgilere göre 2008-2016 yılları arasında güvenlik birimlerine getirilen 12.951 çocuktan, 7.798’i erkektir. Buluntu erkek çocuk vakalarının yaş gruplarına bakıldığında ise 15-17 yaş grubunun öne çıktığı, 15-17 yaş grubunu ise 11 yaşından küçük çocukların izlediği anlaşılmaktadır. Buna göre buluntu erkek çocuk vakalarının 3.262’si, 15- 17 yaş grubuna; 2.380’i 0-11 yaş grubuna, 2.156’sı ise 12-14 yaş grubuna aittir.

Yorumunuz
Konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

© 2020 Haberin Aslı Tüm Hakları Saklıdır ~ İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.