Hoşgeldiniz  

OKUYAN TOPLUM PROJESİYLE TÜRKİYE YENİDEN KİTABA DÖNÜYOR

admin | 13 Aralık 2012 | Eğitim, Genel, Gündem, İstanbul, Manşet, Özel Haber, Röportajlar, Türkiye A- A+

Cumhurbaşkanlığı ‘Türkiye Okuyor’ Kampanyasında ilgi gören projesiyle, Ferhat Özen,   Japonlar’ın yaptığı gibi, öğrencileri bir kültür şokuyla okumaya  ‘kışkırtıyor’   

OKUYAN TOPLUM PROJESİYLE TÜRKİYE YENİDEN KİTABA DÖNÜYOR

 
okuyan-ferhat-kutphane-ogrenci-9

 

 
                    

PROJE, 4 YILDA 150 OKULA ULAŞTI VE 27 BİN 350 ÖĞRENCİYE ‘OKUMA AŞISI’ YAPTI. 

                    

   FERHAT ÖZEN’DEN OKUMAYA KIŞKIRTAN SÖYLEŞİLER…2010 AVRUPA KÜLTÜR BAŞKENTİNCE  DE DESTEKLENMEYE DEĞER GÖRÜLMÜŞTÜ.

 

ÇAĞIN HASTALIĞI EKRAN BAĞIMLILIĞININ PANZEHİRİ, KİTAPLA BARIŞMA SÖYLEŞİLERİ

 

     Recep Kenan/Ataşehirweb.com

 

”EĞİTİMİN BİR DAMARI TIKALI.   Beyne  kan gitmiyor. Beyinde kan dolaşımı gibi düşünce dolaşımı olmuyor. Okullar okumayan insan yetiştiriyor. 50 yıldır, test ve sınav merkezli eğitim okumayı sevdiremedi çünkü… Öte yandan, elektronik dadılar elinde yetişen günümüzün  kuşağı(*) ya da dijital yerliler denilen, 1990 sonrası dünyaya gelen kuşak,  aynı zamanda 12 Eylül 1980 Askeri darbesinin yol açtığı kültürel travmayı da kültürel aktarım yoluyla, bilinç altında, yaşayan  kuşak…Bugün  Türkiye yeniden kitaba dönmek zorunda. Dünya Aydınlanma Haritasında Türkiye karanlık bölgeden çıkmak zorunda. 50 yıl OkuMAyan Toplum Projesi uygulandı. Türkiye’nin 2023 vizyonu okuyan Türkiye olmak zorunda. Çünkü Cumhuriyetin temeli kültürdür. Okuma edimi emir kipini sevmiyor. Dinin ilk buyruğu ’Oku‘ olmasına karşın Müslüman coğrafyanın okumadığı acı bir gerçek. Oysa bu coğrafyada 400 yıl  Müslümanlar Batı’ya bilim öğretmişti.”

 

okuyan-ferhat-kutphane-ogrenci-14
PROJE, EKRAN BAĞIMLILIĞIYLA BAŞ ETMEDE, GENÇLERİ OKUMAYA GÜDÜLEMEDE EĞİTİME DESTEK VERMEYİ SÜRDÜRÜYOR.

 

Bu çarpıcı değerlendirmeleri Eğitimci ve Okuma Araştırmacısı Ferhat Özen’in  çeşitli dergilerde çıkan yazılarından aldık.
    Onun yürüttüğü ve okullarda büyük ilgi gören projesi 150 okulda  27 bin 350 öğrenciye ulaştı. Özen’in deyimiyle  4 yılda ekran bağımlısı  binlerce öğrenciye okullarda   okuma aşısı yapılmış oldu.
     4 yıl önce  başlayan Cumhurbaşkanlığı “Türkiye Okuyor” Kampanyası sona ermesine karşın, okulların ilgisine yanıt vermeye çalışan proje yürütücüsü  Ferhat  Özen’le   görüştük.
    Eğitimimizin en yakıcı sorunu olan okumayı sevdiremeyişimiz noktasında, 4 yıldır kampanyaya işlevsellik katmaya çalışan, okur yetiştirme amaçlı ‘Okuyan Toplum Projesi’nden söz etmek istiyorum.  Çok yakından izlediğim, sık sık haberini yaptığım için biliyorum. Ülke ölçekli projenin alt çalışmalardan birini okullara taşıyor. Aldığı geri bildirimler şaşırtıcı. “Hayatım değişti”, “Ekran bağımlısıydım, bu sunumu izledikten sonra kitaba olan ilgim arttı”, “Bundan sonra eminim ki yılda en az 20 kitap okuyacağım”, “Bizi karanlıktan kurtardınız” , “Daha önce neredeydiniz” gibi bizi gerçekten şaşırtan, sevinsek mi üzülsek mi bilemediğimiz tepkiler bunlar.

 

OKUYAN TOPLUM PROJESİ, 4 YILDA  150 OKULA ULAŞTI  VE 27 BİN  350 ÖĞRENCİYE  ‘OKUMA AŞISI’ YAPTI. 

EKRAN BAĞIMLILIĞIYLA BAŞ ETMEDE, GENÇLERİ  OKUMAYA  GÜDÜLEMEDE  EĞİTİME  BÜYÜK DESTEK VERDİ

 

       Özen “Nasıl yapıyorsunuz?” sorusuna   “Japonlar gibi” yanıtını veriyor. Daha sonra bunu şöyle açıklıyor. “Öncelikle konferanslarımızda öğrencilere Japonlar gibi bir kültür şoku uyguluyoruz. Japonya’da okula yeni başlayan öğrencilere, önce yüksek teknolojili tesislerini gezdiren Japonlar, daha sonra onları toprağında ot bile bitmeyen Hiroşima’ya götürerek, eğer bir daha Hiroşima’yı yaşamak istemiyorsanız ülkeniz için çok çalışıp teknolojide dünyanın lideri olmalısınız derlermiş. Biz de öğrencilerimizi bir öyküden ötekine, adsız kütüphaneciden eşekli kütüphaneciye, Çanakkale’den Sakarya’ya, oradan II. Dünya Savaşına, 13. yüzyıldan 21 yüzyıla getirip götürerek onları bir kültür şokuyla kitap okumaya kışkırtıyoruz. Saydam gösteri eşliğinde, müzik efektleriyle de destekli, tiyatral bir sunumla, kitaba küs, okumaya gönülsüz gençlerdeki okuma iştahsızlığını yeniyoruz.”
Cumhurbaşkanlığı ‘Türkiye Okuyor’ Kampanyasında ilgi gören projesiyle, Ferhat Özen,   Japonlar’ın yaptığı gibi, öğrencileri bir kültür şokuyla okumaya  ‘kışkırtıyor’
      2010 Avrupa Kültür Başkenti’nce desteklenmeye değer görülen Okuyan Toplum Projesi,  bugüne dek, Kadıköy, Maltepe Kaymakamlıkları, Şanlıurfa Valiliği, Ordu Valiliği’nin destekleri  yanında, Sosyal Sorumluluk kapsamında  bulduğu desteklerle 150 okula ulaştı. Bu yıl yeterli desteği bulabilirse 500 okula ulaşmayı planlıyor.
   Ferhat  Özen’e  Sabancı Vakfı’nın  Okul Kalkındırma Proğramı konusundaki düşüncelerini sorduk.  Yakından izlediğini ve önemsediğini gördük.
 “Geçmişte, okul yaparak, gençlere burslar ve ödüller vererek topluma katkıda bulunmayı hedefleyen bir hayırseverlik yaklaşımının geride kaldığını belirlemeleri’ çok doğru…’Eğitim hakkı, sadece eğitime erişimle sınırlı değildir. Kaliteyi ve içeriği erişimden ayrı tutamayız.’ diyorlar ki bu da çok doğru.   Okullar, halkımızın dediği gibi,  cahil insan yetiştiriyorsa, okullar tersine çalışıyor demektir… Bir halk bilgesi olan Sakallı Celal ne  demişti?  Bu kadar cehalet eğitimle elde edildi. On yıl önce, ilk kitabım yayınlandığında önsözünde  ‘Türkiye cahiliye döneminde yaşıyor’  belirlemesini yapmış ve bunu yazmıştım. 3 ay önce ne yazık ki Prof. Dr. Faruk Birtek, (Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi)  beni doğruladı. Üzüldüm. Keşke yalanlasaydı beni de sevinseydim.  Charles DARWIN,   “Bilim ve sanat, bir kuşun iki kanadı gibidir. Bu iki kanadı kullanamayan toplumlar, uçamayan tavuk toplumlardır. Önüne atılan bir avuç yemi gagalarken, arkadan yumurtalarının alındığının farkında bile olmaz.”  diyor. Okumayan toplumlar da böyle.  Sabancı Vakfı, özel sektör desteğiyle eğitim sistemini iyileştiren Al Jisr adlı sivil toplum kuruluşunun kurucusu M’hammed Abbad Andaloussi’yi den esinleniyor.  Bizse Köy Enstitülerinin çekirdeğinde bulunan Aydınlanmacı bakışını günümüze modellemek istiyoruz.  Bir de ayrıca Ak Zambaklar Ülkesi’nde Finlandiya’daki Papaz Makdonald Efsanesi’ni ve Finlandiya halkının içinde bulunduğu  cehaletten kurtulmak için  bir avuç aydının  gösterdiği  destansı çabadan esinlendik.  Göller ve bataklıklar ülkesi Finlandiya’yı “Akzambaklar Ülkesi”ne dönüştüren ve yepyeni bir Finlandiya yaratan lider olarak Snelman’ın istekleri doğrultusunda genç Fin öğretmenler, din adamları, avukat ve memurlar harekete geçmişler; halk yığınlarının eğitimi, okuryazarlığı, aydınlatılması ve uyarılması için bir seferberlik başlatılması gereğini insanlar arasında yaymaya başlamışlardır.
     Bu proje için bizi harekete geçiren  iki önemli kitap  da   Neil Postman’ın  Televizyon Öldüren Eğlence ve  Tanrısallaştırılan Teknolojinin Öteki Yüzü ya da Çocukluğun Yok Edilişi’dir.”
www.okuyantoplum.com
Yorumunuz
Konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

© 2020 Haberin Aslı Tüm Hakları Saklıdır ~ İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.