Hoşgeldiniz  

“DÜZENLEMEYLE TARİHE NOT DÜŞÜYORUZ”

admin | 19 Ekim 2017 | Manşet, Siyaset A- A+

TBMM Genel Kurulunda konuşan CHP PMM Üyesi ve İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, müftülere evlendirme yetkisi tasarısı ile ilgili görüşlerini dile getirdi.

Recep Kenan/itvhaber.com

Müftülere Nikah Yetkisi verilmesini kadınları mutlak sessizliğe mahkum edecek tasarı olarak” niteleyen CHP PMM Üyesi ve İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, TBMM Genel Kurulundaki konuşmasında, yeni bir cinsiyet rejimi inşa edilmesine, kadınsız; kadın, hukuksuz bir hukuk yaratılmasına şahitlik edildiğine işaret etti.

KADINSIZ; KADIN, HUKUKSUZ BİR HUKUK YARATILIYOR

Müftülere Nikah Yetkisi verilmesi ile ilgili yasanın görüşmeleri sırasında TBMM Genel Kurulunda konuşan CHP PMM Üyesi ve İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, kadınları mutlak sessizliğe mahkum edecek tasarı olarak” nitelediği Müftülere Nikah Yetkisi verilmesini ön gören yasa tasarısı ile ilgili “Yeni bir cinsiyet rejimi inşa edilmesine, kadınsız; kadın, hukuksuz bir hukuk yaratılmasına şahitlik ediyoruz. Bu gün kadının; hakları, kimliği, namusu ve geleceği erkekler tarafından tartışılıyor. 2 asır önce Ahmet Cevat şu soruyu sormuştu; “İslam kadına yüce bir hukuk bahşetmiştir. Biz hukuku kadınlara layıkıyla verebiliyor muyuz?” Ne yazık ki 200 yıl sonra Meclisin kapısından kadınlar içeri alınmayarak, şiddete maruz kaldığını gördük. Bu 21’inci yüz yılda bile süre gelen erkek tahakkümünün göstergesidir” dedi.

OSMANLIDA İMAMLARIN NİKAH KIYMASI SOSYOLOJİK BİR GÖREVDİ

“Biz biliyoruz ki; medeni kanunla sorununuz var. İçinize sindiremiyorsunuz. Barışık değilsiniz. Şeri hukuka geçmek istiyorsunuz.” İfadeleri ile TBMM Genel Kurulundaki konuşmasını sürdüren İlgezdi, Osmanlıdaki nikah işlemlerine değinerek; “Müftülere evlendirme yetkisi vermekte bunun bir adımıdır. İslam hukukuna bakınca göreceksiniz ki; evlilik bir dini bir akti değildir, ibadet olarak görülmemektedir. İslam hukukunda nikah kıydırma zorunluluğu yoktur. Şeri hukukla yönetilen Osmanlıda nikah için imama yada kadıya gitme zorunluluğu aranmamıştır. Osmanlıda nikahı imam kıymıştır. Bunun sebebi, okuma ve yazmayı bilmemeleri ve her mahallede yaygın biçimde bulunmalarıdır. Osmanlıda imamların nikah kıyması dini gereklilik değil, sosyolojik bir görevdir” ifadelerine yer verdi.

BU OKULLARA YENİ İŞ ALANLARI AÇMAK MI?

CHP’li Gamze Akkuş İlgezdi, “Türkiye’de yeteri kadar belediye memuru varken ne oldu da müftülere bu yetkiyi verme ihtiyacı duydunuz?” sorusunu yönelttiği TBMM Genel Kurulundaki konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Acaba devlet okullarını kapatarak açtığınız, içini dolduramadığınız imam hatipleri meşrulaştırmak için mi? Özendirici olmak için bu okullara yeni iş alanları açmak için mi? Zira sağlıktan cezaevlerine her alanda bu okulların mezunlarının görevlendirilmesini nasıl yorumlayabiliriz.”

EVLİLİKLERİ DİNSELLEŞTİRECEKSİNİZ

“Müftüler nikah kıyarsa ne olacak? Yaşam daha mı kolaylaşacak? İnsanların yüzü mü gülecek? Olacaklar belli… Nikahları fetva kurumuna bağlayarak evlilikleri dinselleştireceksiniz. Yapmayın vekiller böyle ayrıştırmayın. Yargının yükü ağır diyerek” boşama yetkisi de verecek misiniz müftülere? Müftü huzurunda evlendim, yargı huzurunda boşanmam dedirteceksiniz”

İMAM NİKAHIYLA YAŞAYAN BİNLERCE KADIN VAR

“Kilise nikah kıyıyorsa, müftü neden kıymasın? Diyorsunuz. Kilise laikleşeli yüz yıllar oldu. Kilise asla dini nikah kıymıyor. Bizim ülkemizde imam nikahıyla yaşayan binlerce kadın var. Esas tartışılması gereken, kadınların yıllar önce adlarını almasına rağmen niye geri bırakıldıklarıdır.”

ANAYASAYA AYKIRI DÜZENLEMEYLE TARİHE NOT DÜŞÜYORUZ

“Anayasaya aykırı olan bu düzenlemeyle tarihe bir not düşüyoruz. Bu yetki beraberinde çocuk gelinleri yaygınlaştırır. Çok eşliliği yaygınlaştırır. Çocuk istismarını yasallaştırır. Medeni kanunu dinselleştirir, etkisizleştirir. Namus cinayetlerine bahaneler çıkartır. Sözlü doğum bildirimi ile çocukları savunmasız bırakır. İstismarcıları cesaretlendirir. Kadını ıslah etmek isteyen zihniyeti cesaretlendirir.”

“HACI BEKTAŞ, ‘ERKEK KADININ EŞİTİDİR’ DİYOR”

Ülkenin her yerinde ölen yüzlerce kadın var. Anadolu’nun binlerce yıllık kadim tarihi başka şeyler söylüyor.  Siz kadın için; “Erkeğin eşidir” derken orta çağda Hacı Bektaş, “Erkek kadının eşitidir” diyor. “Kızlarınızı okutun, ilimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır” diyor. Siz; “Kadının sırtından sopayı eksik etmeyin” derken; bu toprakların ozanı Neşet Ertaş; “İki büyük nimetim var; biri anam, biri yarim” diyor.”

Yorumunuz
Konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

© 2020 Haberin Aslı Tüm Hakları Saklıdır ~ İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.